Anamur’da Anemurium… | MERSİN MOZAİK

Anamur’da Anemurium…

Anamur’da  Anemurium… mersinmozaik.com

Kıbrıs’a yakın olması nedeniyle, özellikle Roma Dönemi’nde ara istasyon olarak işlev gören Anemurium, karayoluyla önemli Roma kentlerinden biri olan Germaniopolis ile de bağlantılıdır. Bölgedeki doğal kaynakların ihraç edildiği önemli bir ticaret kent olduğu kayıtlara geçmiştir. Halen ayakta kalan şehrin önemli yapıları da o dönemden kalmadır.

Antik Kilikya’da konumlanan günümüz Mersin’in bir zenginliği de Anemurium…

Mersin'in batıdaki son ilçesi Anamur sınırları içindeki Antik kentte ilk yerleşimin ne zaman başladığı bilinmeyen Anemurium’un ismi bir liman listesinde geçtiği için oluşumunu MÖ 4'üncü yüzyıla işaretlenir.. MS 1'inci yüzyılda gelişmeye başlayan Commagene Krallığı’nın bir bölümü olan Anemurium ‘da Kral IV. Antiokhos'un sikkelerinin basıldığı saptanmıştır. Sikkelerin basıldığı sürçte de kenti çevreleyen surlar yapılmıştır. Antik kent zikzaklı sur duvarlarıyla çevrili olup, kale içindeki yerleşim tepeden denize inen bir duvarla ikiye ayrılır.

Kıbrıs’a yakın olması nedeniyle, özellikle Roma Dönemi’nde ara istasyon olarak işlev gören Anemurium, karayoluyla önemli Roma kentlerinden biri olan Germaniopolis ile de bağlantılıdır. Bölgedeki doğal kaynakların ihraç edildiği önemli bir ticaret kent olduğu kayıtlara geçmiştir. Halen ayakta kalan şehrin önemli yapıları da  o dönemden kalmadır.

Şehrin o parlak dönemi İ.S. 260 yılında Pers ordularının eline geçmesiyle son bulmuştur. Anemurium daha sonra 5'inci yüzyılda Isauriallılar’ın eline geçer. Isaurialı Zenon döneminde şehir refaha kavuşup 6'ncı yüzyıla kadar sürer. Bu döneme ait kiliselerle birlikte iki küçük hamam kalıntısı bulunmaktadır. Kent, 7'nci yüzyılda Arap akınlarına uğramasıyla terek edilir.

Yaklaşık 1,5 kilometre uzunluğundaki surların inşasında yörenin mavi kireç taşı kullanılırken, Hellenistik Dönem’e ait gözetleme kuleleri ise beyaz renkli taştan yapılmıştır. Odeon’un kuzeyinde yer alan tiyatronun yamaca dayalı oturma yerleri günümüze ulaşmasa da çevre duvarlarının bir kısmı görülebilmektedir.

Girişler kemer ve tonozlarla desteklenmiştir. Tiyatro'nun karşısında yer alan odeon, dikdörtgen planlı ve iki girişlidir. Yarım daire şeklindeki oturma yerleri yaklaşık 900 kişiliktir. Oturma gurupları altındaki kapılar, tonozlu ve mozaikli koridora girişi sağlamaktadır. Bu koridor orkestraya bağlanmaktadır. Yapı MS 2'nci yüzyıla işaretlenmektedir. Halk Hamamı tiyatronun batısında yer almaktadır. Ören yeri içerisindeki en büyük hamam yapısıdır ve iki katlıdır. Üç ısınma holü ile iki yüzme havuzu bulunmaktadır. Alt katta tonozlu mekânlar yer alırken yapı içinde yatay künk su dağıtım sistemleri görülebilmektedir. Geometrik desenlerle bezeli taban mozaiğinden ise çok azı kalmıştır. Nekropol alanı ile deniz arasında kalan ikinci bir hamam daha bulunmaktadır. Bu hamam üç sahandan oluşmaktadır. İç mekanlarında ve ön sahanın tabanında mozaikler bulunmaktadır. Gymnasion odeonun güneybatısında yer alır. Tüm tabanı geometrik desenlerle süslenmiş mozaiklerle kaplıdır. 100 metre uzunluğunda üç tarafı stoalarla çevrili ve yaklaşık bin metrekarelik bir alanı kaplar.

Kentin kuzeyinde, doğu-batı yönlü olarak iki sıra halinde yapılmış su kemerleri vardır. Bunlardan üst sırada yer alanı daha basit tarzda inşa edilmiştir. Anemurium ören yerine ait nekropol alanı Elaiussa-Sebaste gibi bölgede en iyi korunmuş alanlardan birisi olup yaklaşık 350 adet mezar bulunmaktadır.

1960’lı yıllarda Toronto Üniversitesi’nden Elisabeth Alföldi tarafından başlatılan yüzey araştırmaları daha sonra Kanada British Colombia Üniversitesi’nden Prof. James Russel başkanlığında kazı ve restorasyon çalışmaları şeklinde 1998 yılı sonuna kadar sürdürülür. Kazılarda çıkan buluntular arasında balıkçı aletleri, inşaat, terzi, çömlekçi aletleri, sikkeler, kurşun mühür, kantar ağırlığı, dokuma aletleri, anahtar, kilit, oyun ve eğlence aletleri, usturalar, makyaj malzemeleri, kolye, küpe, bilezik, altın kemer tokaları gün ışığına çıkarılmıştır.

Sapa ve gözden uzak olması nedeniyle ziyaretçi açısından zengin olmadığı söylenmektedir.