Bedir Solmaz | Gerçekleşmeyecek dilekler... | MERSİN MOZAİK


Bedir Solmaz
Tarih : 6.05.2024
E-Mail : bedirsolmaz@hotmail.com

Gerçekleşmeyecek dilekler...


Yllardır her 6 Mayısta hüzünden öte tanımlayamadığım duyguların sarmalında kıvranırım…
Sabahın erken saatlerinde sporu bahane ederek hıncımı canımdan çıkarmak üzere kendimi yollara vurdum…
Yanlarından geçtiğim gruplar halinde yürüyenler derin sohbetlere dalmış, kimi memleketin kurtulması adına kendince reçeteler sıralarken, limana girmek için açıkta demirleyen gemilerin ışıkları arı bir renk cümbüşü oluşturuyor… 
Diğer günlerin aksine, altın kumlu sahil doldurularak oluşturulan Kültürpark’taki kalabalıkta yürüyüş kıyafetli olmayan kadınların çokluğu dikkatimi çekti.

Yanlarına yanaştığımda yoksullukları giyimlerinden okunan her yaştan kadınların denize bir şeyler attığını fark edince yanlarına daha da yanaşıp konuşmalarına kulak verdim.
-Benimki yakın düştü, bir türlü gitmiyor!
-Demek ki dileğin çabuk olacak, ne istedin?
-Sorma bacım, hangisini desem ki, çocuğun işsizliğini mi, adamın kötü giden şansını mı, kocasıyla anlaşamayıp dönen kızın sıkıntısını mı; bizde dert çok, ya senin ki?
-Biz de sizden geri kalır değiliz, benim de oğlum öğretmen, 4 yıldır atamayı bekliyor. Her dönemde alınacak öğretmen sayısını azaltıyorlar, bu arada yeni mezunlarla aday sayısı çoğalırken puanlarda yükseliyor. Çocuğu ne sıkıntılara okuttuk, bitirip bir işin ucundan tutar umuduyla göğüsledik güçlükleri, ama bir sonuç yok. Allah’a dua edip her Hıdırellez’de dilek tutarım…
Yüreğim daralınca üçüncü kadının yakınlarını dinlemeden uzaklaştım…
Çaresizlik içinde kıvranan kadınlarımızın dramı sürekli kanayan yaradır içimde!
Gelin gittikleri evlerin köşelerine ağızları tatlı olsun dileğiyle şeker, tuz gibi şeyler konsa da genellikle düşlediklerini bulamazlar yaşamda!
Erkek egemen toplumumuzda Anadolu kadınının derdi üç aşağı beş yukarı aynıdır; sorunları ise yokluk ve cehaletten kaynaklanır!
Kadınların alın yazısına dönüşen kötü koşullar ne yazık ki değişmeden sürüp gidecek!
Toplumda Hıdırellez olarak bilip umut bağladığı bir 6 Mayısta 3 ananın dünyası bir başka yıkılmıştı!
Tam bağımsız bir Türkiye istedikleri için Deniz Gezmiş, Yusuf Aslan ve Hüseyin İnan 6 Mayıs 1972’de asılmışlardı!

Her Hıdırelllez'de üç yiğit devrimcinin analarını düşünürüm; onlar da kutsal sayılan günde ellerinden alınan çocukları için dilek tutmuşlar mıydı acaba?
Analar gibi düşününce insanlığımdan utanıyorum!
Analık ne zor şeymiş meğer günümüz dünyasında tabii babalıkta!
Ey analarım, bacılarım; kör karanlıklar yıkılıp ülkedeki egemen anlayış değişmedikçe tutacağınız tüm dilekler maalesef boşa çıkacaktır!
Çünkü Naiflik vurgun yedi / Tırşıdı renkler…
Kadınların duru yürekleriyle dilek yazıp denize atışları film şeridine dönüşüp gönül penceremden geçerken yıllar önce çiziktirdiğim  “Çocuklar bin bir duayla defnederlerdi / Atalarını eskiden / Bulgur yağ soğan  / Hırka ayakkabı / Bırakılırdı kapı önlerine…
Suskunluk erinç / Ortam ardıç kokardı…
Yüz örtülü ölümler  / Buruk bir anı şimdi…
Analar babalar çocuklarını / Eşler bir birbirlerini gömüyor yüreğine / Cesetler yitik / Ağlıyor aydınlık / Gözpınarları kuru…
” dizeleri mırıldanıyorum…
Zalimlerin egemen olduğu yozlaşmış düzende, arı ve duru dileklerin tümü ne yazık ki gerçekleşmeyecektir!

 
  YAZARIN ARŞİVİ
 
 
 


 



ANASAYFA
HABER ARŞİVİ


KÜNYE


İLETİŞİM

mersinmozaik.com © Copyright 2024 Tüm hakları saklıdır.
İzinsiz ve kaynak gösterilemeden
yayınlanamaz, kopyalanamaz, kullanılamaz.


URA MEDYA