Nevzat Erol | Bir soldan, bir sağdan… (ALINTI) FARK ETMELİ | MERSİN MOZAİK
Nevzat Erol

Nevzat Erol

Bir soldan, bir sağdan… (ALINTI) FARK ETMELİ


Farkında Olmalı İnsan… /Kendisinin, Hayatının, Olayların,/ Gidişatın Farkında Olmalı, / Farkı Fark Etmeli, Fark Ettiğini de Fark / Ettirmemeli Bazen…/ Bir Damlacık Sudan Nasıl Yaratıldığını/ FARK ETMELİ.

Anne Karnına Sığarken, Dünyaya/ Neden Sığmadığını Ve En Sonunda Bir Metre/ Karelik Yere Nasıl Sığmak Zorunda / Kalacağını / FARK ETMELİ.

Şu Çok Geniş Görünen Dünyanın / Ahrete Nispetle Anne Karnı Gibi / Olduğunu / FARK ETMELİ.

Henüz Bebekken “Dünya Benim” / Dercesine Avuçlarının Sımsıkı Kapalı / Olduğunu, Ölürken De Aynı Avuçların / “Her Şeyi Bırakıp Gidiyorum İşte!” / Dercesine Apaçık Kaldığını / FARK ETMELİ.

Ve kefenin Cebinin Bulunmadığını / FARK ETMELİ.

Azrail’in Her An Sürpriz / Yapabileceğini, Nasıl Yaşarsa Öyle / Öleceğini / FARK ETMELİ.

Ve Ölmeden Evvel Ölebilmeli… / Hayvanların Yolda, Kaldırımda, / Çöplükte; / Ama Kendisinin Güzel Hazırlanmış / Mükellef Bir Sofrada Yemek Yediğini / FARK ETMELİ.

Eşref-i Mahlukat (Yaratılmışların En Güzeli) Olduğunu / FARK ETMELİ.

Ve Ona Göre Yaşamalı. / Gülün Hemen Dibindeki Dikeni, / Dikenin Hemen Yanı Başındaki Gülü / FARK ETMELİ.

Evinde 4 Kedi 2 Köpek Beslediği / Halde / Çocuk Sahibi Olmaktan Korkmanın / Mantıksızlığını / FARK ETMELİ.

Eşine “Seni Çok Seviyorum!” Demenin /Mutluluk Yolundaki Müthiş Gücünü / FARK ETMELİ.

Zenginliğin Ve Bereketin Sofradayken, / Önünde Biriken Ekmek Kırıntılarını / Yemekte Gizlendiğini / FARK ETMELİ.

Aşırı Beslenme Yüzünden Sarkan / Göbeğini / FARK ETMELİ.

Ömür Dediğin Üç Gündür / Dün Geldi Geçti, Yarın Meçhuldür, / O Halde Ömür Dediğin Bir Gündür / O Da / Bu gündür. CAN YÜCEL

MEHMET ŞEVKİ EYGİ- MİLLİ GAZETE

Evet, Allah belanızı versin! Bunlar kimlerdir, hemen açıklayayım: Dindar görünüp de, dinci görünüp de, İslamcı görünüp de; Yüce İslam Dininin, Yüce Şeriatın yasak etmiş, haram kılmış olduğu bir sürü kötülüğü bilerek, kasıtlı şekilde küstahça ve cesaretle, açık şekilde yapan fasıklar,(Allah’ın emirlerine uymayan

kişiler) facirler (Günaha dalan, sözünden dönen), azgınlar, kudurmuşlar güruhudur. Neler mi yapıyorlar, bir bir sayayım:

1- Onlar haram yerler. Haram kazançlar elde ederler, haram, kara servetler biriktirirler.

2- İhalelere fesat karıştırırlar.

3- “İşlerden” komisyon alırlar.

4- Emanetlere hıyanet ederler.

5- Halkı aldatırlar, yalan söylerler, vaat ederler, sözlerini tutmazlar.

6- Çoluk çocuklarını, akrabalarını, hısımlarını, hemşerilerini, hizipdaşlarını ehil ve layık olmadıkları makamlara getirirler.

7- Kimisi hiçbir iş yapmadığı halde aydan aya bankamatikten maaş çeker.

8- Kanunen ve Hukuken inşaat yapılmaması gereken yerlere rüşvet veya baskı karşılığında inşaat yaptırırlar.

9- Memleketi babalarının çiftliği zannederler.

10- Türkiye’nin geleceğini yetiştiren eğitimi berbat ederler.

11- Mahiyetini ve kaynağını asla açıklayamacakları efsanevi servetlere sahip olarak Karun gibi zengin olurlar.

12- Dindar geçindikleri halde İslam’ın en amansız, en azılı, en acımasız, en gaddar düşmanlarıyla işbirliği yaparlar.

13- Ne kadar kutsal değer varsa onları paraya, menfaate, prestije, itibara, şöhrete alet ederler.

14- Nemrud’a, Firavun’a taş çıkartacak şekilde ve aşırı derecede lükse, israfa, gösterişe, şatafata, debdebeye, tantanaya yönelirler.

15- Kuran derler, Kuran’ın emirlerini ve yasaklarını hiçe sayarlar; Peygamber derler, Sünnet derler, onların uygun görmediği her şeyi yaparlar.

16- “Ben” derler, başka bir şey demezler. Benlikleri için, şahsi ihtirasları için, dünyevi şehvetleri için yemeyecekleri halt yoktur.

17- Münafıklığın belli başlı kaç alameti varsa onlardadır.

18- “Biz ıslah ediyoruz” derler, fitne ve fesattan başka bir şey yapmazlar.

 

“Evet, dünyada ve yurdumuzda kefere (Müslüman olmayan) vardır, fecere (günah işleyen, günahkar) vardır. İslam’a ve Müslümanlara açıkça düşmanlık eden karanlık ruhlu şeytanlar vardır. Lakin emin olunuz, onlar din sömürücüleri kadar tahribat yapamazlar, zarar veremezler.

İslam önündeki en son, en büyük, en korkunç engel işte bu din sömürücüleridir.

Dindarlık lafla, edebiyatla olmaz.

Dindar kişi asla haram yemez, dürüstlükten kıl kadar ayrılmaz, halkı aldatmaz, yalan söylemez, verdiği sözü çiğnemez ve emanete hıyanet etmez!” Mehmet Şevki EYGİ

 

SON NOT: Ateist ŞAİR Can YÜCEL ve İslamcı Gazeteci- Yazar Mehmet Şevki EYGİ.

İkisinin de ellerine sağlık olsun… F A R K E T M E L İ…



ARŞİV YAZILAR