Evet, kaplumbağanın kabuğundan ayrılamadığı gibi beton yığınlarını kırsala taşıdık, o güzelim yaşanmışlıklara yurtluk eden konutlar gözden düştü...
Okulların ttile girmesiyle birlikte boz betonala bezeli yerleşim birimlerinin sıcağından bunalan ekonomik gücü olan kentliler, Bütünşehir Yasası’la köyden mahallleye dönüştürülen kırsal kesime akın edecekler.
Gelin görün ki bir zamanların yaylaları da betonlaştı.
Bir zamanlar kırsal bölgelerde beton örgülü yapı nerdeyese yok gibiydi....
yaylacılar çardaklar, haymalar, ahşap evler serinlerlerdi.
İnsanlar toprakla haşır neşir, evlerde yürürken tahtalar gıcırdar, ağaç aksamlar kurt oymalarıyla işlerdi...
Evlerin önünde ocaklar yanar, sakinler bahçelerdeki ağaçların gölgelerde serinler, çiçek ve meyve kokularını solurladı...
Bir koşu gidip topladıkları sebzeleri pişirip meyveleri yerlerdi...
Evet, kaplumbağanın kabuğundan ayrılamadığı gibi beton yığınlarını kırsala taşıdık, o güzelim yaşanmışlıklara yurtluk eden konutlar gözden düştü...
Nerde o eski yayla evleri...
Şimdilerde önünden geçenleri hüzünle selamlıyorar...
