Başevirgen, “Her geçen gün maliyet artışları karşısında zararın neresinden dönersek kârdır diyenlere, sürekli artan et fiyatlarının cazibesine kapılarak damızlık hayvanını kestirenlerin de eklenmesiyle artık felaket kapıya dayandı diyebiliriz. Sektörde faaliyet gösteren yetiştirici ve üretici örgütlerinin ifadelerine göre: 2022 yılında 100 binden fazla hayvancılık işletmesi kapandı ve en az 500 bin damızlık hayvan kesime gitti. TÜİK’in mayıs ayı verilerine göre bile içme sütü üretimindeki azalış %11. Maalesef süt sektöründeki tablo daha da kötüye gidiyor...”
-CHP’li Başevirgen, “Yetiştiriciden Esirgenen 2-3 Liranın Faturası İleride Daha Ağır Ödenir...”
CHP Manisa Milletvekili ve Tarım Orman ve Köyişleri Komisyonu Üyesi Bekir Başevirgen, iktidarın seçim öncesinde üreticinin zarar etmesi pahasına çiğ süt fiyatını baskıladığını ve fiyat artırımını sürekli ötelediğini söyleyerek “Nihayet 13 Temmuzda toplanan Ulusal Süt Konseyi 8,5 lira olan referans çiğ süt fiyatını 11,5 lira olarak açıkladı. Çiğ süt destek fiyatını ise açıklamadılar. Hali hazırda 50 kuruş olan devlet desteği aynen devam edecek gibi görünüyor. Ne yazık ki açıklanan bu fiyat yetiştiricilerimiz nezdinde tam bir hayal kırıklığıdır. Çünkü süt üreticilerinin beklentisi 13-15 liraydı. Bunu bile vermekten imtina edenler bilsin ki ülke hayvancılığına ihanet edilmektedir. Bugün yetiştiriciden esirgediğimiz 2-3 lira, sonrasında çok daha ağır faturaların ödenmesine yol açacaktır...” dedi.
“Çiğ sütün maliyeti 10,54 lira değil, 11,69 lira...”
Ulusal Süt Konseyi resmi internet sitesinde, 10 baş ineği olan ve hayvan başına günlük 20 litre süt elde eden bir işletmenin bir litre çiğ sütü kaç liraya mal ettiğini hesapladıklarını söyleyen Başevirgen, “Buna göre bir litre çiğ sütün maliyetini 10,54 lira olarak bulmuşlar ve açıklanan 11,5 liraya tabiri caizse kılıf uydurmuşlar. Yayınladıkları maliyet tablosunda eksiklikler var. Örneğin, 7,88 lira olarak tespit ettikleri karma yem kilo fiyatı bizce fazlasıyla iyimser. Yaptığımız piyasa araştırması sonucunda bir çuval yemin ortalama fiyatının 421 lira civarında olduğunu tespit ettik. Aslında yemin kilosu 8,42 liraya denk geliyor. Diğer bütün verilerinin doğru olduğunu kabul etsek bile, sadece karma yem fiyatındaki bu fark, litre bazında çiğ süt maliyetinin 1 lira eksik hesaplandığı gösteriyor. Çünkü bizim hesabımıza göre sütün litre maliyeti 11,69. Yani açıkladıkları fiyatın üstünde bir maliyet söz konusu. Bu şartlar altında sürdürülebilir bir üretimden bahsedemeyiz...”şeklinde konuştu.
“100 bin işletme kapandı, 500 bin damızlık kesime gitti. Felaket kapıya dayandı...”
Yem fiyatları, enerji fiyatları ve işçilik giderleri sürekli artarken süt fiyatlarındaki artışın bunların çok gerisinde kalmasının bir sonucu olarak sektörden büyük bir kaçış olduğunu söyleyen Başevirgen, “Her geçen gün maliyet artışları karşısında zararın neresinden dönersek kârdır diyenlere, sürekli artan et fiyatlarının cazibesine kapılarak damızlık hayvanını kestirenlerin de eklenmesiyle artık felaket kapıya dayandı diyebiliriz. Sektörde faaliyet gösteren yetiştirici ve üretici örgütlerinin ifadelerine göre: 2022 yılında 100 binden fazla hayvancılık işletmesi kapandı ve en az 500 bin damızlık hayvan kesime gitti. TÜİK’in mayıs ayı verilerine göre bile içme sütü üretimindeki azalış %11. Maalesef süt sektöründeki tablo daha da kötüye gidiyor...”görüşlerini aktardı.
“Çiğ sütün fiyatı 24 lira olmalıydı...”
Avrupa'da ortalama çiğ sütün 0,5 Euro, karkas etin ise 5 Euro olduğunu ifade eden Bekir Başevirgen, "Avrupa’da 1'e 10 gibi bir oran var. Bizde ise çiğ süt 11,5 lira karkas et 240 lira. Oran 1'e 20. Bizde de aynı oranlama yapılsa çiğ sütün fiyatı 24 lira olmalıydı. Ama kanaatkâr süt üreticilerimizin beklentisi bu rakamın çok daha altında olan 13-15 lira aralığıydı...“dedi.
“Çiğ süt fiyatı en azından 13 lira olmalı, 1 lira destek verilmeli...”
Başevirgen, daha fazla ineğin kesilmemesi ve işletmelerin kapanmaması için iktidarın zaman kaybetmeden çiğ süt fiyatını en azından 13 liraya çıkarması ve litre bazında 1 lira destek verilmesi gerektiğini söyleyerek “Kaba yem kaynaklarının artırılması için yem bitkisi ekimi yapanlara ilave destekler vermeli ve yetiştiricilerin akaryakıt, elektrik, su, işçilik ve nakliye gibi işletme giderlerini ayrıca sübvanse etmeli...” dedi.
