Tutdere, “Ben bir deprem ilinin Milletvekiliyim. Deprem illerinde sıkıntılar devam ediyor. Özellikle evleri ve iş yerleri yıkılan vatandaşlarımızın ev eşyalarının bedellerinin ödenmesi konusunda zarar tespit komisyonları kuruldu, sizin bilginiz dâhilindedir. Ancak bugüne kadar hiçbir ödeme yapılmadı...
TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın bütçe ve kesin hesap görüşmeleri sırasında söz alan CHP Adıyaman Milletvekili Abdurrahman Tutdere, Bakan Şimşek’e “Eğer bir yerde hukuk yoksa, demokrasi yoksa, adalet yoksa orada aş da olmaz iş de olmaz” dedi.
Tutdere ayrıca depremzedelerin eşya yardımları başta olmak üzere deprem bölgesinde devam eden sorunlara değinerek destek verilmesini istedi.
“Bir Yerde Hukuk Yoksa, Demokrasi Yoksa, Adalet Yoksa Orada Aş Da Olmaz, İş De Olmaz...”
“Sizin ve ekibinizin, özellikle bu iktidarın popülizm nedeniyle ayarlarını bozduğu bu ekonomiyi düzeltmek için büyük bir gayret içinde olduğunuzu biz de biliyoruz, kamuoyu da biliyor; bu çalışmalarınızda sizlere başarılar diliyoruz...” diyen Tutdere şöyle devam etti: “Ben birilerinin dediği gibi ekonomist değilim ama hukukçuyum. Biz hukuk fakültesinde okurken bize şu anlatılırdı: ’Eğer bir yerde hukuk yoksa, demokrasi yoksa, adalet yoksa orada aş da olmaz, iş de olmaz.’ diye söylüyorlardı. Geldiğimiz günümüz Türkiye’sinde, sizin bütün bu gayretlerinizi, çabalarınızı ortadan kaldıracak birtakım uygulamalarla ülkemiz maalesef karşı karşıya kalıyor. Bunun en günceli Anayasa Mahkemesinin bir milletvekili hakkında vermiş olduğu kararı yerine getirmeyen bir yargıcın yapmış olduğu iş ve işlemler veya vermiş olduğu karar maalesef ülkemizi güven anlamında ciddi bir sıkıntıya sokmuştur. Dolayısıyla bu tür uygulamalar, kayyum uygulamaları, bunun dışındaki antidemokratik uygulamalar sizin gibi iyi niyetli, gerçekten ekonomiyi rayına oturtmaya çalışan kadroların işini de zora sokmaktadır. Onun için bu tür uygulamalardan Hükûmetinizin ve iktidarınızın vazgeçmesi gerekiyor, aksi takdirde belki bu bozuk düzeni siz de düzeltemeyeceksiniz ve bu bozuk çarklar sizin gibi gerçekten liyakatli Bakanların veya kadroların da belli bir süreden sonra umudunun kırılmasına sebebiyet verecektir. Ülkemizin öncelikle, bir an evvel demokrasi ve hukuk anlamında hak ettiği yere gelmesi gerekiyor. Aksi takdirde, bizim, Türkiye’de işsizliği, yoksulluğu, şu andaki ekonomik sıkıntıları aşma şansımız bulunmuyor.”
“Vatandaş Eşya Desteğini Bekliyor...”
Deprem illerinde sıkıntıların devam ettiğini vurgulayan Tutdere, “Ben bir deprem ilinin Milletvekiliyim. Deprem illerinde sıkıntılar devam ediyor. Özellikle evleri ve iş yerleri yıkılan vatandaşlarımızın ev eşyalarının bedellerinin ödenmesi konusunda zarar tespit komisyonları kuruldu, sizin bilginiz dâhilindedir. Ancak bugüne kadar hiçbir ödeme yapılmadı. Vatandaşlar bu konuda sizden, Bakanlığınızdan destek bekliyorlar, ödeme bekliyorlar. Çünkü canını yitirdi insanlar, mallarını yitirdiler, ev eşyalarını yitirdiler ancak Hükûmetin bu konudaki desteğini bugüne kadar göremediler” ifadelerini kullandı.
“Yeni Tedbirler Alınmazsa Deprem Bölgesindeki Çiftçimiz, Esnafımız Haciz Tehdidiyle Karşı Karşıya Kalacak...”
Deprem bölgesindeki çiftçi ve esnafın sorunlarına dikkat çeken Milletvekili Tutdere Bakan Şimşek’e seslenerek, “Deprem bölgelerindeki çiftçi desteklerini, esnaf desteklerini anlattınız ve alınan kredilerin bir yıl süreli ertelendiğini de söylediniz. Şunu söyleyeyim: Bir yıl dolmak üzere ama gerçekten, düşünün, çiftçi hâlâ konteynerde, hâlâ çadırda yani sizin bu ertelediğiniz borçları ödeyecek duruma henüz gelmedi. Bu konuda da sizlerden yeni politikalar, yeni tedbirler bekliyoruz. Aksi takdirde vatandaşlarımız, çiftçilerimiz, esnafımız haciz tehdidiyle karşı karşıya kalacaklar ve bunları ödeyemeyecekler, dolayısıyla depremin travmasını atlatamayacaklardır” dedi.
“Eğer Bir Köyde Vatandaş İçme Suyunu Koladan, Sütten Pahalı İçiyorsa Oturup Düşünmeniz Lazım...”
İçme suyunun kuyulardan sağlandığı yerleşim birimlerindeki ekonomik zorlukların giderilmesi için önlem alınması gerektiğini söyleyen Tutdere, “Doğu’da, Güneydoğu’da, Adıyaman’da da çoğu köyde, çoğu yerleşim biriminde içme suyu sondajlar yoluyla kuyulardan sağlanıyor. Yükselen enflasyon, elektrik fiyatlarının yüksekliği nedeniyle artık köy yerlerinde bu elektrik faturalarını vatandaş, muhtar ödeyemez hâle gelmiş durumda. Her gün hepimizi arıyorlar. Bu konuda Hükûmet olarak gerçekten bir çözüm bulmanız lazım çünkü içme suyu en temel insan hakkıdır. Eğer bir köyde vatandaş içme suyunu koladan, sütten pahalı içiyorsa oturup düşünmeniz lazım. Eğer vatandaş içtiği suyun parasını ödeyemiyorsa sabahtan beri sizin burada yapmış olduğunuz açıklamaların, açıklanan rakamların gerçekten bir anlamı olmaz. Dolayısıyla bu konuda ya valiliklere veya il özel idarelerine ayrı bir bütçe oluşturmak suretiyle gerekirse GES’ler kurulması suretiyle bu sorunun çözülmesi lazım. Bu, Anadolu’da çoğu vatandaşımızın canını yakan bir durumdur, bu konuda Bakanlığınızın adım atmasını bekliyoruz. Geçen dönemki Bakana aynı şeyi söylemiştik, "Çözeceğiz." Demişti, aradan uzun süre geçti, çözülmedi. Bu konuda sizden adım atmanızı bekliyoruz...” şeklinde konuştu.