CHP Giresun Milletvekili Gezmiş’ten , TBMM Genel Kurulu’nda sert eleştiri... | MERSİN MOZAİK

CHP Giresun Milletvekili Gezmiş’ten , TBMM Genel Kurulu’nda sert eleştiri...

CHP Giresun Milletvekili Gezmiş’ten , TBMM Genel Kurulu’nda sert eleştiri... mersinmozaik.com

Gezmiş, "Yurttaşlarımız daha önceki yıllarda hiç fiyat farkı ödemeden aldığını ilaçları şu an yüksek fiyat farkları ödeyerek almak zorunda. Bugün Sosyal Güvenlik Kurumu’nun ödeme listesinde yer alan 8 bin 827 ilacın 3 bin 393’ü için hastalarımız fiyat farkı ödemektedirler. Muayene ücreti, ilaç katkı payı ve fiyat farkları hastalarımızın ilaca erişimini gün geçtikçe daha çok zorlaştırmakta..."

-"DOKTORLAR ÜLKEYİ TERK EDİYOR,
HASTALAR İLACA ERİŞEMİYOR..."

TBMM Katip Üyesi CHP Giresun Milletvekili Elvan Işık Gezmiş "Sağlıkta
yaşanan yanlış politikalar nedeniyle doktorlarımız ve sağlık
çalışanlarımız birer birer ülkemizi terk ediyor. Daha önce fiyat farkı
ödemeden ilacını alan hastalarımız da ödeme sisteminde yer alan 8 bin
827 ilacın 3 bin 393'ü için fiyat farkı ödüyor...
" dedi.

Milletvekili Gezmiş, CHP adına TBMM Genel Kurulunda "sağlık alanındaki
ve ilaca erişimdeki sorunlar" üzerine konuşma yaparak, Anayasada yer
alan maddelerin uygulanmasını istedi.

CHP Milletvekili Elvan Işık Gezmiş şunları dile getirdi:

"Sağlıkla İlgili Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun
Teklifinin 15. Maddesinde Cumhuriyet Halk Partisi Grubu adına söz aldım.

Bu maddeyle döner sermaye gelirlerinden doktorlara, eczacılara, sağlık
çalışanlarına, sözleşmeli personele ödenen ek ödemelerde değişiklikler
yapılıyor.

Anayasa Mahkemesi ek ödemelerin "disiplin durumu" ile
ilişkilendirilmesine ve ek ödemelerin kriterlerinin, esaslarının,
miktarının sağlık bakanlığınca çıkarılacak "yönetmelikle" belirlenmesine
yönelik ibarelerin iptaline karar vermiştir.

Bu yeni kanun teklifiyle Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edilen aynı
hükümleri, tekrar önümüze getirmekte ısrar ediyor olmanız maalesef
anlaşılır gibi değil.

Bu maddede ayrıca yeni bir düzenleme yapılıyor. Anayasa Mahkemesi
kararında ek ödemeye ilişkin iptal edilen diğer bir kararı da ısrarla
yanlış bir yöntemle hayata geçirme gayretini görüyoruz.

Sağlık Bilimleri Üniversitesinin Uygulama Hastanesi olmadığı için
öğretim görevlilerine hastane döner sermaye gelirinden yapılacak “ek
ödeme ”ye hak kazanmada kamu idare hukukunda olmayan “ikaz” adı altında,
disiplin cezası almama şartı getiriyorsunuz. Bunun için üretmeye
çalıştığınız çözüm başlı başına bir sorundur.

Akademisyenlerin ek ödeme alabilmesi için ikaz edilmemesini
dayatıyorsunuz. Sağlık Bakanlığına bağlı Şehir Hastanelerinde Başhekim
ve onun belirleyeceği memurlardan oluşturulan Hastane Koordinasyon
Kurulu adı altında bir disiplin kurulu kuruyorsunuz. Üniversite
hocalarına ceza verebilmelerinin yolunu açıyorsunuz. BU DÜZENLEME
ÜNİVERSİTE ÖZERKLİĞİNE AÇIKÇA AYKIRIDIR. Zaten Anayasa mahkemesi verdiği
kararda da bunu açıkça belirtmiştir. Aynı şeyi neden tekrar
getiriyorsunuz?

Bu maddede söz konusu düzenlemeyi ödül ve ceza mekanizması kurarak ek
ödemeyle ilişkilendiriyorsunuz.

Bu düzenleme de yine Anayasa Mahkemesi kararlarına yine aykırılık teşkil
ediyor. Disiplin sistemiyle ek ödeme sistemi ilişkilendirilemez. Hukuken
doğru olmayan bu yöntemle ne amaçlıyorsunuz?

Üniversitelerin Sağlık Bakanlığından ayrı özerk bir kuruluş olduğunu
neden hesaba katmıyorsunuz?

Bu ve benzeri uygulamalar nedeniyle doktorlar, sağlık çalışanları bir
bir ülkeyi terk ediyorlar. Gelin bu anlayıştan vazgeçin. Bu maddeyi
Anayasa Mahkemesi kararına uygun bir şekilde yeniden düzenleyelim.


  İLAÇ SEKTÖRÜNDE DE SORUNLAR BİTMİYOR...
Yurttaşlarımız daha önceki yıllarda hiç fiyat farkı ödemeden aldığını
ilaçları şu an yüksek fiyat farkları ödeyerek almak zorunda. Bugün
Sosyal Güvenlik Kurumu'nun ödeme listesinde yer alan 8 bin 827 ilacın 3
bin 393’ü için hastalarımız fiyat farkı ödemektedirler. Muayene ücreti,
ilaç katkı payı ve fiyat farkları hastalarımızın ilaca erişimini gün
geçtikçe daha çok zorlaştırmakta.

Pek çok sağlık mensubu gibi mesleğim olan eczacıların da çok sorunu var.

Benim mezun olduğum dönemde 7 olan Eczacılık Fakültesi sayısı şu anda
55. Bu fakültelerden mezun binlerce meslektaşım kamuya atanmayı
beklemektedir.

Sadece eczacılar değil, Eczane Teknikerleri, Diyetisyenler, Diyaliz
Teknikerleri atama bekliyor. Bu mezunlara Sağlık Kurumlarında ihtiyaç
olduğu halde yeterli kadro NEDEN açılmıyor?

1262 Sayılı Kanun, ilaç ve eczacılıkta temel kanun niteliğindedir.

İlaç üretiminin dünya standartlarında olmasını sağlayan, sağlam
temellere dayalı, dolayısıyla da halk sağlığını güvenceye alan
düzenlemenin, halkımızın yararını gözetecek biçimde korunmasını
istiyoruz.

Anayasamız
'Devlet sağlık hizmetlerini herkesin beden ve ruh sağlığını
koruyarak hayatını sürdürebileceği şartları sağlamakla yükümlüdür...
' der.
Devletin en temel görevlerinden biri vatandaşının kesintisiz sağlık
hizmetlerine erişimini sağlamaktır.
Bahsettiğimiz halk sağlığını olumsuz etkileyen sorunlara acil olarak
çözüm beklediğimizi belirtiyorum.
"