-SEÇER,“ULU ÖNDER'İN BİR SÖZÜ VAR; ‘VATANINI EN ÇOK SEVEN, GÖREVİNİ EN İYİ YAPANDIR’ DİYE. BEN DE ÇOK ÇALIŞIYORUM. BİTTİ. NOKTA...”

-“VATAN SEVGİMİZ SORGULANDIĞI ZAMAN ‘SİYASETİN KİRLİ OYUNLARINDAN BİRİ’ DERİM”

Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer, Uluslararası Tarsus Festivali’nin ilk yılında Flash TV ekranlarında canlı olarak yayınlanan ‘Fatih Ertürk’le Başkentte Gündem Özel’ programının konuğu oldu. Festival ve gündeme dair soruların sorulduğu yayında Başkan Seçer, gazeteci Ertürk’ün sorusu üzerine son günlerde 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı’ndaki çarpıtılan konuşmasıyla ilgili başlatılan linç kampanyasına yönelik de değerlendirmede bulundu.

Ertürk: “Demokrasiye özlem duyduğumuzu söylemekten korkar bir duruma mı geldik?”

Bir ülkede bir kentin belediye başkanının demokrasi, barış, huzur dediği için, kentin ve ülkenin kalkınmasında daha çok çaba sarf edilmesi gerektiğini söylediği için, iktidarın bir alt kesimince linç edilmeye kalkışıldığını ve bu linç hadisesinin İzmir, Ankara ve İstanbul’da da yapıldığını kaydeden gazeteci Fatih Ertürk Başkan Seçer’e, “Sıra size geldi. Doğal olarak dönüyor bu iş. Nedir bu? Türkiye'de artık biz korkacak mıyız? Barış, demokrasi, huzur, hukuk, hakkın yerine, insanca yaşam… Yani bunlara özlem duyduğumuzu söylemekten korkar bir duruma mı geldik, nedir bu tablo?” sorusunu yöneltti.

Başkan Seçer: “Olaylara Atatürk'ün ilkeleri ve Cumhuriyet’in kuruluş felsefesiyle bakarım...”

Hiçbir şeyden korkacak bir durumunun olmadığını, milli ve dini duyguların hassas meseleler olduğunu ve bunların istismar edilmesini hiçbir zaman doğru bir siyaset olarak görmediğini, yapanları da doğru bir siyasetçi olarak görmediğini belirten Başkan Seçer, “Anadolu'da bir söz vardır, ‘çiğ yemedim ki, karnım ağrısın’ diye. Bizler başarılı olduğumuz sürece bunlar olacak. Yaptığım bir konuşmada bir bölüm alınacak, oradan cımbızlanacak. Doğaldır, o bütünlük içerisinden çıkardığınız zaman anlamı değişecek. Bunlar art niyetli yaklaşımlar” diye konuştu. Cumhuriyet Halk Partili bir Belediye Başkanı olduğunu ve atalarının yüzlerce, binlerce yıldır bu topraklarda yaşamış insanlar olduğunu vurgulayan Başkan Seçer, “Bizim millet sevgimiz, vatan sevgimiz, bayrak sevgimiz sorgulandığı zaman, ‘lanet olası siyasetin kirli oyunlarından biri derim.’ Bunu öne çıkarıp, bunun üzerinden bizi zayıflatmak isteyenlerin çabaları olarak bakarım. Burada yaşanan da böyle bir durum. Ben Mustafa Kemal Atatürk'ün kurduğu partinin belediye başkanıyım ve konuşmalarımda O’nu referans alırım. Onun koyduğu ilkeler ve Cumhuriyet’in kuruluş felsefesiyle olaylara bakarım, değerlendirmemi de ona göre yaparım...” dedi.

“Atatürk’ün bir sözü var; ‘Vatanını en çok seven, görevini en iyi yapandır’ diye. Ben de çok çalışıyorum. Bitti. Nokta”

Yaşamında temel çizgilerinin olduğunu ve Türkiye Cumhuriyeti’ne laik ve demokratik bir Cumhuriyet olarak baktığını söyleyen Başkan Seçer, Mersin’de hiçbir ayrımcılıkta bulunmadan hizmet ürettiklerini belirterek, “Ben, Mersin’de 13 ilçenin halkına hizmet ediyorum. Hangi siyasi geleneğin ağırlıkta olduğuna bakmaksızın, hangi partiye oy çıktığına bakmaksızın her mahalleye gidelim. Ben vatandaşımla gönül bağı kurmuşum. Milliyetçi hassasiyeti olanlar, muhafazakar veya seküler yaşam biçimini benimsemiş olanlar, sol-sosyalistler, kim olursa olsun benim için hiç değişmiyor. Herkesin benimle gönül bağı kurduğu varsayımından çıkarak, ben kendimi doğru yolda görüyorum..” ifadelerini kullandı.

“Tamamen başarımızdan kaynaklı ve bizleri yıpratmaya yönelik girişimler...”

Vatandaşın, görevini iyi yapan insanları sevdiğini ve saydığına dikkat çeken Başkan Seçer, “Siz kendiniz için ‘Gerçekten hepimiz için çalışıyor’ dedirtebiliyorsanız, siz vatanını ve milletini seven insansınız. Benim için gerisi teferruattır. Dolayısıyla bunlardan etkilenmiyorum. Tamamen başarımızdan kaynaklı diyorum. Bizleri yıpratmaya yönelik girişimler. Kimse bizim vatan sevgimizi tartışmasın. Yani bunu tartışanların vatan sevgisi, emin olun bizim vatan sevgimizin zekatı bile olamaz. Ulu Önder'in bir sözü var; ‘Vatanın en çok seven, görevini en iyi yapandır’ diye. Ben de çok çalışıyorum. Bitti. Nokta...” dedi.