CHP Manisa Milletvekili Bekir Başevirgen, seçim çalışmaları kapsamında Manisa’nın Kula ilçesinde esnafla bir araya geldi.

“Hollanda’nın Konya kadar toprağı var. Bizde 81 tane Konya var ama üretim yok…"

CHP’li vekilin ziyaret ettiği Kulalı kasap, kırmızı ete gelen fahiş zamların beyaz ete olan talebi arttırdığını söyleyerek “Kırmızı et 320 lira olmuş. Vatandaş daha ucuz olduğu için tavuk etine yöneliyor. Ama tavuğa da her gün zam geliyor. Bugün kemiksiz ete 20 lira inciğe 10 lira daha zam geldi. Zamları azar azar yansıtıyoruz. Para kazanmayı zaten düşünmüyoruz. Günü kurtaralım yeter. Sanayi ile işimiz yok bizim. Bizim için önemli olan tarım ve hayvancılık. Hollanda’nın Konya kadar toprağı var. Her yıl 250 milyar dolar tarım ve hayvancılık ihracatı yapıyor. Bizde 81 tane Konya var. Bizim milli gelirimiz kişi başına 1 milyon dolar olmalı. Soğanın 30 lira olduğunu gördüm ya benim için bitmiştir. Başka bir şeyle kıyaslamam ben. Soğan 30 lira olduysa ülke bitmiştir. Böyle bir fiyat olmaz. Ne yapıp ne edip üreteceğiz…” diye konuştu.

Kasap esnaf,“Bugün aldığım yarın zamlanıyor…”

Bir başka kasap ise CHP’li Başevirgen’e vatandaşların artık et alamadığını söyleyerek, “Kıyma 300 lira ama 280 liraya veriyorum. Bonfile 500 lira. Onu da alan kesim belli. Her gün zam geliyor. Bugün aldığım yarın zamlanıyor. Bütün dolaplar çalışıyor. Geçen ay 7 bin lira elektrik faturası geldi. Yazın bu rakam ikiye katlanacak. Pandemide daha iyiydi böyle bir fiyat artışı olmadı. Devlet esnafı korumuyor.” dedi.

Fırıncı esanaf,“Üç yıl önce unun çuvalı 90 liraydı şimdi 500 lira…”

Manisa’nın Kula ilçesinde bir ekmek fırınını ziyaret eden Başevirgen’e fırıncı yaşadıkları zorlukları “Unun fiyatı çok arttı, 500 lira oldu. Üç yıl önce çuvalı 90 liraydı. Son 2 yılda 400-450 lira arttı. Günde 2 sefer zam geldiği oldu. Meşe odunu da çok pahalı. Son 2 yıl içinde odun fiyatları 3’e katladı. Geçen sene 30 kuruşa odun alıyorduk, şu an 2,5 liraya alamıyoruz. Eğer oduncuların eline kalırsak 3 lira. Köyden gelenler 2,5 lira. Ekşi maya ekmeği 16 lira. Geçen yıl 12 liraya satıyorduk. Tezgâhta sattığımızdan para kazanıyoruz çünkü bakkallara toptan veriyoruz. Ama eski karlar yok. Babadan kalan bir iş devraldık, çalışmasak olmaz, çalışsak zaten para kazanamıyoruz. İşçi çalıştırmıyoruz artık, eşimle birlikte çalışıyoruz. Pandemide bile bu kadar sıkışmamıştık…” diye anlattı.

Soğan satan pazarcı, “Çiftçi değil aracılar kazanıyor…”

Soğan satan pazarcı esnafı ise “Soğanı 17,5 liraya alıyorum 17,5 liraya satıyorum. Hiç para kazanmıyorum. Ne yapayım? Vatandaşa yüksek geliyor. 20 lira diyorum almıyorlar. Geçen hafta 5 liraya aldığım patatesi bu hafta 9 liraya aldım. 10 liraya anca satıyorum. Sabahtan beri 10 kilo satabildim. Asgari ücret 2500 lirayken para kazanıyordum ama şimdi asgari ücret yükselince her şey ikiye katladı. Patates tarlada 10 lira. Seri üretim olduğu için 8 liradan veriyorlar. Aracılar buna 2 lira nakliye koyuyor. 12 liraya alıyorlar, 17 liraya bize veriyorlar. Çiftçi değil aracılar kazanıyor. Poşeti bile 9 liraya alıyordum şu an 35 lira. Bu da en ucuz olanı…”dedi.

Tatlıcı esnaf,“Antep fıstığını 600 liraya alıyoruz, baklavayı 200 liraya satıyoruz…”

Yaklaşan bayram nedeniyle bir tatlı imalathanesini ziyaret eden Bekir Başevirgen’e esnaf maliyetlerin yüksekliğinden dert yandı. Esnaf, “ Susam ezmesinin kilosunu geçen sene 40-50 liraya alıyorduk bu sene 90 liraya alıyoruz. Ürünlerde zam yapamıyoruz. Geçen sene peksimeti 6-7 liraya mal edip 12 liraya satıyorduk. Bize yüzde 40 kalıyordu. Şimdi peksimeti 25 liraya satıyoruz kar edip etmediğimizi bile bilmiyoruz. Bir aile eskiden 3 tane alıyordu şimdi bir tane alıyor. Tepsisi 300 lira. Tepsiyle alan kalmadı. Antep fıstığının kilosunu 600 liraya alıyoruz, 200 liraya baklava veriyoruz. Vatandaş gelip gidiyor, alayım mı almayım mı, yiyeyim mi yemeyeyim mi hesabı yapıyor. Mecbur ayakta duracağız başka yapacak işimiz yok...”diye konuştu.

 Başevirgen,“Gelir ve üretim arttıkça sofraların bereketi de artacak…”

Ziyaretleri sonrasında değerlendirmelerde bulunan Manisa Milletvekili Bekir Başevirgen, “Çarşı pazardaki fiyatların ateşi düşmek bilmiyor. Esnafımızın ve vatandaşımızın tek gündemi ekonomi. Yüksek enflasyon ve düşen alım gücü herkesin canına tak etti. Vatandaşlar hayat pahalılığının altında eziliyor. Kıymayı 300 liradan, peyniri 200 liradan, sütü 40 liradan, yumurtayı 3 liradan alıyor. Yine de umutsuzluğa yer yok, bu karanlık bulutlar yakında dağılacak. İktidarın değişmesine çok az kaldı. 15 mayıs sabahı yepyeni bir Türkiye’ye uyanacağız ve vatandaşlarımız için çarşı pazarda etiketlere bakıp almadan geçme dönemi son bulacak. Gelir ve üretim arttıkça sofraların bereketi de artacak. Hiçbir çocuk yatağa aç girmeyecek…” diye konuştu.