Ülkemizde çalışmak için gelmek isteyecek hekimlerin Asya, Türki Cumhuriyetleri, Balkanlar ve Ortadoğu gibi 3. Dünya ülkelerinden geleceğine dikkat çeken Türk Dış Hekimleri Odası Denetim Kurulu Başkanı Muharrem Armutlu, sağlık sektöründe onca işsiz varken kapıları açmanın doğru olmadığını söyledi. Ülkede yabancı hekim ve hemşire çalıştırılmasının meslek örgütlerinin yetkilerinin kısıtlanması anlamına geldiğine dikkat çeken Armutlu, Mersinimece.com’a yaptığığı değerlendirmede “Ülkemizde çalışmak için gelmek isteyecek hekimler Asya, Türki Cumhuriyetleri, Balkanlar ve Ortadoğu gibi 3. Dünya ülkelerinden gelecektir. Sağlık serbest bölgelerinin oluşması Sağlık Turizminin ve özelleşmenin odağı olacak ve buralarda düşük ücretli işçileştirilmiş hekimler çalıştırılacak, devlet sağlıktan kar eder ve bunu özele peşkeş çeken bir kurum haline gelir“ dedi. Geçmişte 'istersem bir günde tüm sağlık meslek birliklerini bitiririm' diyen Sağlık Bakanı’nın bu KHK ile muradına erdiğinin altını çizen Muharrem Armutlu, “ 663 sayılı Sağlık Bakanlığı ve Bağlı Kuruluşlarının Teşkilat ve görevleri hakkında Kanun Hükmünde Kararname 2 Kasım 2011 tarihinde resmi gazetede yayımlanarak yürürlüğe girmiştir. T.B.M.M. çalışırken, hükümet ve muhalefet iş başında bulunurken kanun hükmünde kararname çıkartma yetkisini eline alan siyasi iktidar mecliste görüşülmeden, tartışılmadan, konu ile ilgili tarafların görüşlerini almadan bir gece, son dakika operasyonu ile bu yasayı yürürlüğe koymuştur. Kanun Hükmünde Kararnamelerle ülkeyi yönetmek, otoriter olağanüstü hal dönemlerinin ürünüdür. Demokrasiye aykırı ve darbe dönemlerine özgün bir uygulama biçimi olan KHK’ler Meclisi işlevsiz, yasama görevini yerine getiremez durumuna düşürmüştür. Bu anlamda hükümete verilen Kanun hükmünde kararname yetkisi kötüye kullanılmıştır. 663 sayılı yasa ile Sağlık Bakanlığı ve bağlı kuruluşların teşkilat yapısı esaslı şekilde değiştirilmiştir. Bu yeni yapılanmada kritik yetkiler tanımlanmış kurullar oluşturulmuş ve buralara üye atanmasında sağlık bakanı tek belirleyici durumuna getirilmiştir. Kamu hastane birliklerinin kurulması, sağlık serbest bölgelerinin oluşturulmasını, yabancı hekim ve hemşire çalıştırılması, meslek örgütlerinin yetkilerinin kısıtlanması, sağlık meslek personelinin meslekten geçici veya sürekli men edilmesi yapılan düzenlemelerden bazılarıdır. Yabancı hekimlerin ülkemizde çalışıyor olması halk sağlığının kalitesinin yükseltilmesi anlamına gelmiyor. Çünkü ülkemizde çalışmak için gelmek isteyecek hekimler Asya, Türki Cumhuriyetleri, Balkanlar ve Ortadoğu gibi 3. Dünya ülkelerinden gelecektir. Sağlık serbest bölgelerinin oluşması Sağlık Turizminin ve özelleşmenin odağı olacak ve buralarda düşük ücretli işçileştirilmiş hekimler çalıştırılacak, devlet sağlıktan kar eder ve bunu özele peşkeş çeken bir kurum haline gelecektir. İnsan sağlığını meta olarak değerlendirmeye çalışan bu zihniyet aynı zamanda bunlara karşı çıkan sağlık meslek örgütlerini de ‘ideolojik düşmanı’ olarak ilan etmiştir. Birkaç yıl öncesi ‘istersem bir gün de tüm sağlık meslek birliklerini bitiririm’ diyen Sağlık Bakanı bu KHK ile muradına ermiştir. Ayrıca memlekette bunca işsiz genç doktor, hemşire ve sağlık elemanı varken, sayıları 6-7  bin düzeyindedir, bu koşullarda sektörün dışarıya kapıları açması adil değil...” şeklinde konuştu.

Sağlık sektöründe sıkıntı... Ülkemizde çalışmak için gelmek isteyecek hekimlerin Asya, Türki Cumhuriyetleri, Balkanlar ve Ortadoğu gibi 3. Dünya ülkelerinden geleceğine dikkat çeken Türk Dış Hekimleri Odası Denetim Kurulu Üyesi Muharrem Armutlu, sağlık sektöründe onca işsiz varken kapıları açmanın doğru olmadığını söyledi. Ülkede yabancı hekim ve hemşire çalıştırılmasının meslek örgütlerinin yetkilerinin kısıtlanması anlamına geldiğine dikkat çeken Armutlu, Mersinimece.com’a yaptığığı değerlendirmede “Ülkemizde çalışmak için gelmek isteyecek hekimler Asya, Türki Cumhuriyetleri, Balkanlar ve Ortadoğu gibi 3. Dünya ülkelerinden gelecektir. Sağlık serbest bölgelerinin oluşması Sağlık Turizminin ve özelleşmenin odağı olacak ve buralarda düşük ücretli işçileştirilmiş hekimler çalıştırılacak, devlet sağlıktan kar eder ve bunu özele peşkeş çeken bir kurum haline gelir“ dedi. Geçmişte “istersem bir günde tüm sağlık meslek birliklerini bitiririm” diyen Sağlık Bakanı’nın bu KHK ile muradına erdiğinin altını çizen Muharrem Armutlu, “ 663 sayılı Sağlık Bakanlığı ve Bağlı Kuruluşlarının Teşkilat ve görevleri hakkında Kanun Hükmünde Kararname 2 Kasım 2011 tarihinde resmi gazetede yayımlanarak yürürlüğe girmiştir. T.B.M.M. çalışırken, hükümet ve muhalefet iş başında bulunurken kanun hükmünde kararname çıkartma yetkisini eline alan siyasi iktidar mecliste görüşülmeden, tartışılmadan, konu ile ilgili tarafların görüşlerini almadan bir gece, son dakika operasyonu ile bu yasayı yürürlüğe koymuştur. Kanun Hükmünde Kararnamelerle ülkeyi yönetmek, otoriter olağanüstü hal dönemlerinin ürünüdür. Demokrasiye aykırı ve darbe dönemlerine özgün bir uygulama biçimi olan KHK’ler Meclisi işlevsiz, yasama görevini yerine getiremez durumuna düşürmüştür. Bu anlamda hükümete verilen Kanun hükmünde kararname yetkisi kötüye kullanılmıştır. 663 sayılı yasa ile Sağlık Bakanlığı ve bağlı kuruluşların teşkilat yapısı esaslı şekilde değiştirilmiştir. Bu yeni yapılanmada kritik yetkiler tanımlanmış kurullar oluşturulmuş ve buralara üye atanmasında sağlık bakanı tek belirleyici durumuna getirilmiştir. Kamu hastane birliklerinin kurulması, sağlık serbest bölgelerinin oluşturulmasını, yabancı hekim ve hemşire çalıştırılması, meslek örgütlerinin yetkilerinin kısıtlanması, sağlık meslek personelinin meslekten geçici veya sürekli men edilmesi yapılan düzenlemelerden bazılarıdır. Yabancı hekimlerin ülkemizde çalışıyor olması halk sağlığının kalitesinin yükseltilmesi anlamına gelmiyor. Çünkü ülkemizde çalışmak için gelmek isteyecek hekimler Asya, Türki Cumhuriyetleri, Balkanlar ve Ortadoğu gibi 3. Dünya ülkelerinden gelecektir. Sağlık serbest bölgelerinin oluşması Sağlık Turizminin ve özelleşmenin odağı olacak ve buralarda düşük ücretli işçileştirilmiş hekimler çalıştırılacak, devlet sağlıktan kar eder ve bunu özele peşkeş çeken bir kurum haline gelecektir. İnsan sağlığını meta olarak değerlendirmeye çalışan bu zihniyet aynı zamanda bunlara karşı çıkan sağlık meslek örgütlerini de ‘ideolojik düşmanı’ olarak ilan etmiş Ayrıca memlekette bunca işsiz genç doktor, hemşire ve sağlık elemanı varken sektörün dışarıya kapıları açması adil değil...” şeklinde konuştu