Milletvekili Tutdere, avukatların bu yasayla birlikte büyük bir hak kaybına uğrayacaklarını ifade ederek, “Başkanlık sistemine geçtiğimiz günden bu yana bu parlamentoda nitelikli yasalar yapamıyoruz. Bugün gelen teklifte de nitelikli bir yasanın olmayacağı açık. Şu anda bu teklif mevcut haliyle kanunlaşırsa birçok farklı meslek grubunda yeni mağduriyetler yaratacak...
TBMM Başkanlık Divanı Üyesi ve CHP Adıyaman Milletvekili Av. Abdurrahman Tutdere, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda milyonlarca EYT’liyi ilgilendiren Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu ile 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi görüşmeleri sırasında prim gün sayısına takılan avukatları, öğretmenleri ve çiftlilerin mağduriyetlerini gündeme taşıdı.
Bu Teklifle Nitelikli Bir Yasanın Olmayacağı Açık...
TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda EYT düzenlemesine ilişkin kanun görüşmeleri sırasında konuşan Milletvekili Tutdere, avukatların bu yasayla birlikte büyük bir hak kaybına uğrayacaklarını ifade ederek, “Başkanlık sistemine geçtiğimiz günden bu yana bu parlamentoda nitelikli yasalar yapamıyoruz. Bugün gelen teklifte de nitelikli bir yasanın olmayacağı açık. Şu anda bu teklif mevcut haliyle kanunlaşırsa birçok farklı meslek grubunda yeni mağduriyetler yaratacak. Özellikle meslektaşım olan avukatlar bu yasayla birlikte büyük bir hak kaybına uğrayacaklar. İktidarınız zaten avukatları hiçbir zaman sevmedi. Önce barolarını böldünüz sonra avukatlara ilişkin çıkarılan son yasalara baktığımızda avukat haklarının büyük bir kısmının gasp edildiğini görüyoruz. Burada da yine avukatlarla ilgili ciddi sorunlar çıkacak ve avukatlar mağdur olacak...” dedi.
8 Eylül 1999’dan Önce Avukatlık Stajını Yapan Avukatlar EYT’den Yararlanamayacak
8 Eylül 1999 tarihinden önce avukatlık stajını tamamlayan avukatların yapılan yasal değişikliklerden dolayı EYT düzenlemesinden yararlanamayacaklarının altını çizen Milletvekili Tutdere, “11 Haziran 2022 tarihinde bir yasa kanunlaştı. Bu düzenlemeyle stajyer avukatların sigortalı bir işte çalışma zorunluğu ortadan kaldırıldı. Şu anda mevcut yasaya göre stajyerler herhangi bir sigortalı işte çalıştığı halde avukatlık stajını da yapabiliyor. Bu kanun çıkmadan önceki dönemde yürürlükte olan 1136 sayılı Avukatlık Kanunu’na göre avukatlar staj yaparken hiçbir şekilde sigortalı bir işte çalışmıyorlardı. Dolayısıyla yasa koyucunun son iradesine baktığımızda önceki düzenlemenin de yanlış olduğu gerçeği ortaya çıkıyor. Bu durumda özellikle 8 Eylül 1999 tarihinden önce avukatlık stajını yapan, 6 ayını mahkeme nezdinde 6 ayını avukatlık nezdinde yapan stajyer avukatlar bu EYT’den bu şekilde yararlanamayacaklar. Bu durum büyük bir mağduriyet yaratacak. Bu hususun dikkate alınması, bu şekilde bir yasal çalışmanın da yapılması aciliyet arz etmektedir...” diye konuştu.
4B’li Avukatlar 9.000 Gün Prim Yatırma Zorunluluğuyla Karşı Karşıya Kalacak
1 Ekim 2008 tarihinden önce çalışan ve sonra 1 Ekim 2008 tarihinden sonra çalışan avukatların farklı uygulamalarla karşılaşacaklarına dikkat çeken Tutdere, “Avukatlar 1 Ekim 2008 tarihinden önce topluluk sigortasına tabiydiler ve 4A kapsamında çalışma zorunlulukları vardı. Bir avukatın mesleğini icra ederken başka bir şansı yoktu, kanun gereği 4A kapsamındaydı. Daha sonra yine sizin iktidarınız döneminde, 1 Ekim 2008 tarihinde yeni bir yasa çıkarıldı. Avukatlar 4B kapsamına yani BAĞ-KUR kapsamına alındılar. Şimdi bu düzenleme bu şekilde geçtiğinde 4A kapsamında çalışan avukatlar 5.000 gün primle emekli olacaklar, 1 Ekim 2018 tarihinden sonra 4B kapsamında çalışan avukatlar ise 9.000 gün prim yatırma zorunluluğuyla karşı karşıya kalacaklar. Bu hem avukatlar arasında hem de çalışma barışı anlamında da ciddi bir sıkıntı yaratacaktır. Bu düzenleme getirilirken özel kanundaki bu düzenlemelerin de dikkate alınması, geçici maddelerin eklenmesi gerekiyordu. Bu eksiklik komisyonunda mutlaka giderilmeli, aksi takdirde yeni mağduriyetler ortaya çıkacaktır...” ifadelerini kullandı.
Ataması Yapılıp Deprem Nedeniyle İşe Başlatılmayan Yaklaşık 40 Bin Öğretmen Mağdur
1999 depremi nedeniyle göreve geç başlayan öğretmenlerin mağduriyetine de dikkat çeken Milletvekili Tutdere, “Bunun dışında özellikle 1999 Marmara Depremi Türkiye’nin bir gerçeği. Türkiye’de 99 depremi öncesi, yani EYT olarak kabul ettiğimiz 8 Eylül 1999 tarihinden önce ataması yapılıp deprem nedeniyle işe başlatılmayan yaklaşık 40 bin öğretmen var. Şimdi bu öğretmenlerin durumu ne olacak? Devlet atama kararnamesini çıkarmış ve devlet memuru olmuşlar. Ancak fiilen gidip işe başlamışlar. Şimdi bu öğretmenlerimizin durumu ne olacak? Bu tür istisnai durumların da göz önünde bulundurulması gerekiyor. Kanun teklifine baktığımızda büyük bir mağdur kitlesinin oluşacağı kesin. Bu hususların dikkate alınması gerekiyordu.” şeklinde konuştu.
Çiftçilerimizin Alın Terlerinin Karşılığını Alabilecek Emeklilik Düzenlemesine İhtiyaç Var
Ayrıca prim gün sayısına takılan çiftçilerin yaşadığı mağduriyetleri de dile getirerek konuyu Plan Bütçe Komisyonu’na taşıyan Milletvekili Tutdere, “Her yönüyle toplumun, milletin yükünü taşıyan bu üreticilere, bu şekilde, 9000 gün üzerinden emeklilik dayatılması doğru değil, biz bunu adil bulmuyoruz. Çiftçileri rahatlatacak, çiftçilerimizin daha kolay şartlarda ve alın terlerinin karşılığını alabilecek bir emeklilik düzenlemesine de ihtiyaç var. Bunu bu yasa teklifinde mi yaparsınız, önümüzdeki süreçte mi yaparsınız; bu mağduriyetin de giderilmesi lazım, Türkiye'deki bütün çiftçiler bunu sizden beklemektedirler.” dedi.