Seçer,”Mustafa Kemal Atatürk’ün şehridir Mersin. 14 Mayıs’tan sonra bütün kurum ve kurullarıyla demokrasi gelecek. 14 Mayıs’tan sonra iktidarımızda da ayrıcalık istemiyoruz. Sadece adalet istiyoruz; kendimiz için değil, sizler için istiyoruz. Şüpheniz olmasın 14 Mayıs’tan sonra Mersin hakkını alacak…”
Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer, Mersin’in başta metro ve kanalizasyon projeleri olmak üzere birçok projesinin hükümetin ayrımcı tutumu nedeniyle geciktiğini söyledi.
Erdemli’de üreticilere sulama borusu, güneş paneli ve hamur yoğurma makinesi dağıtım töreninde konuşan Seçer, “Bugüne kadar bize üvey evlat muamelesi yaptılar ama 14 Mayıs’tan sonra size söz Mersin üvey evlat olmaktan çıkacak.” dedi.
Erdemli’yi izlemek değil hissetmenin gerektiğini vurgulayan Seçer,”Erdemli pandemide çok göç aldı. Birçok insan ikametini buraya taşıdı. Sonra deprem oldu yine yoğun göç aldık. Bunu Türkiye’de gündem yapan Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı oldu. Ne hükümeti ne valisi ne de Cumhur ittifakı vekilleri ağzına aldı Mersin’in bu sorununu. Size açıkça söylüyorum. Kentinin geleceğini düşünen adam belediye başkanıdır, sütre gerisine sığınan değil. Bu kentin nüfus yükü arttı, trafik yükü arttı, su tüketimi arttı, elektrik tüketimi arttı. Onlar ne yaptılar? Mersin dışında yaklaşık 20 ili afet bölgesi kapsamına aldılar. Neden Mersin’i cezalandırıyorlar. CHP’li bir belediye başkanı olduğu için mi? Bizi mi cezalandırıyorlar yoksa Mersin halkını mı cezalandırıyorlar…” diyerek iktidarın ayrımcı tutumuna işaret etti.
Erdemli’deki yazlıkçı sitelerin kanalizasyon sorununu çözecek projenin İller Bankasının krediyi geciktirmesine takıldığına dikkat çeken Seçer,“15 Mayıs’tan sonra bu ülkede ayrımcılık kalktığında, senin belediyeden benim belediyem, senin partin benim partim ayrımı kalktığında, İller Bankası’nda 4 yıldır bana pösteki saydırdıkları Tömük’le ilgili 17 milyon avroluk kredi birkaç ay içinde MESKİ’nin hesabına girecek. Adalet yerini bulacak, hak yerini bulacak. Erdemli bunu hak ediyor, Mersin bunu hak ediyor…” görüşlerini dile getirdi.
Mersin’in menfaatini her şeyden önde tuttuklarının altını çizen Seçer, “Yeter ki derdimizi anlatacağımız bir cumhurbaşkanı olsun. Ben Sayın Recep Tayyip Erdoğan’a da gidip derdimi anlattım. ‘Sayın Cumhurbaşkanı bu Mersin metrosu projesinin yatırım programına alınmasını siz istediniz ve imza koydunuz’dedim; dediniz ki ‘Mersin Büyükşehir Belediye Başkanına söyleyin finansman arayışına çıksın.’ Ben de finansman arayışına çıktım. Prosedürü yerine getirdim. Meclisten borçlanma yetkisi aldım. Size tekrar gönderdim. Bilançom da temiz. Önceki belediye yönetimi bana 400 milyon dolar borç devretti. Şu anda Mersin Büyükşehir Belediyesinin borcu 100 ila 120 milyon dolara düştü. Yani borçlanmadan hem kötü mirası temizlemişim, eski borçları ödemişim hem de yatırım yapmışım. Neden bunu imzalamıyorsunuz? Mersin’e pozitif bakın. Mersin önemli. Ama sonuç alamadım. Neyse ki 13. Cumhurbaşkanımız Kemal Kılıçdaroğlu halden anlayan insan. Metro projesinin finansmanı da imzalanır, Tömük’ün kanalizasyon ve arıtma tesisi de imzalanır. Anamur’un Otluca’sı da imzalanır. Tarsus’un ova kanalizasyon yapım işi de onaylanır. Bütün bu projeler onaylanır Mersin’in önünde artık kimse duramaz. Gaziantep, Kayseri, Malatya, Niğde ve Konya Mersin’den daha fazla kamu yatırımı alıyor. Gidin Konya’ya, Kayseri’ye köprülü kavşakları hep Karayolları yapmış. Mersin’de sadece Büyükşehir Belediyesi yapıyor. Biz üvey evlat mıyız? Biz de bu ülkenin öz evladıyız. Biz de bu vatanı seviyoruz. Bizim liderimiz Mustafa Kemal Atatürk. Bu ülkeyi işgalcilerden kurtaran, cumhuriyeti kuran Mustafa Kemal Atatürk’ün şehridir Mersin. 14 Mayıs’tan sonra bütün kurum ve kurullarıyla demokrasi gelecek. 14 Mayıs’tan sonra iktidarımızda da ayrıcalık istemiyoruz. Sadece adalet istiyoruz; kendimiz için değil, sizler için istiyoruz. Şüpheniz olmasın 14 Mayıs’tan sonra Mersin hakkını alacak…” şeklinde konuştu.