Özellikle süzülerek göç eden leylek, küçük akbaba, kartal, şahin, turna gibi kuş türleri, göç esnasında dinlenme ve mola yeri olarak Mersin’i tercih ediyor. Mersin’de dinlenen kuşlar, yeni rotaları olan Afrika için yola koyuluyor. Her yıl gerçekleşen bu yolculuk, doğal denge ve ekosistem için önem arz ediyor. Yapılan uğurlama etkinliği de, göç eden kuşların korunmasına yönelik önemli bir farkındalık oluşturuyor.
-GÖÇMEN KUŞLARIN SONBAHAR YOLCULUĞU BAŞLADI...
-BÜYÜKŞEHİR’DEN DOĞA VE ÇEVRE FARKINDALIĞI İÇİN ÖNEMLİ DESTEK...
Göç ederken dinlenme ve mola noktası olarak Mersin’i seçen göçmen kuşların Afrika’ya başlayan yolculuğu için, ‘Göçmen Kuşları Uğurlama Etkinliği’ düzenlendi. Doğa Derneği öncülüğünde, Mersin Büyükşehir Belediyesi ve diğer kurumların da katkılarıyla Melemez’de gerçekleşen etkinlikte göçmen kuşların vedası dürbünlerle izlenirken, kuşların ardından uğurlama geleneği olarak su döküldü. Etkinlik, göç eden kuşların korunmasına yönelik önemli bir farkındalık da oluşturuyor.
Mersin Büyükşehir Belediyesi, doğa ve çevre farkındalığı için sivil toplum kuruluşlarının çalışmalarına destek vermeye devam ediyor. Göçmen kuşların Afrika’ya başlayan sonbahar dönemi göç yolculuğu için; Mersin Büyükşehir Belediyesi, Doğa Derneği, Mersin Kent Konseyi, Çevre Mühendisleri Odası Mersin Şubesi ile Vaillant işbirliğinde, ‘Göçmen Kuşları Uğurlama Etkinliği’ düzenlendi.
Coğrafi konumu itibariyle, Avrupa ile Afrika arasındaki kuşlar için en önemli göç ve dinlenme noktası olan Mersin semaları, göçe başlayan kuşlara tanıklık ediyor. Doğa Derneği öncülüğünde yapılan ve geleneksel hale getirilen etkinlik, Melemez’de uygun bir açık alanda gerçekleştirildi. Kuşların gökyüzünde belirmesini bekleyen katılımcılar, göç eden kuşları dürbünlerle izledi. Süzülerek giden leylek sürüsünün arkasından, uğurlama geleneği olarak su döküldü.
Mersin, göçmen kuşların mola ve dinlenme noktası...
Özellikle süzülerek göç eden leylek, küçük akbaba, kartal, şahin, turna gibi kuş türleri, göç esnasında dinlenme ve mola yeri olarak Mersin’i tercih ediyor. Mersin’de dinlenen kuşlar, yeni rotaları olan Afrika için yola koyuluyor. Her yıl gerçekleşen bu yolculuk, doğal denge ve ekosistem için önem arz ediyor. Yapılan uğurlama etkinliği de, göç eden kuşların korunmasına yönelik önemli bir farkındalık oluşturuyor.
Evrim: “Çevre koruma çalışmalarında sivil toplum örgütlerine destek veriyoruz...”
Etkinliğe katılan ve Mersin Büyükşehir Belediyesi olarak doğal dengenin korunmasına katkı vermekten dolayı mutluluk duyduklarını ifade eden Başkan Danışmanı İbrahim Evrim, “Mersin göçmen kuşların yolu üzerinde olduğu için, her yıl böyle bir ritüel oluştu. Mersin’e de çok yakışan bir doğa olayı. Bu yıl ikincisini düzenliyoruz. Sanki otoyol üzerinde bir tesiste duruyorlarmış gibi, buraya gelince dinleniyorlar. Bazen bir iki gün kalıp, tekrar gidiyorlar...” dedi.
Büyükşehir Belediyesi bünyesindeki Çevre Koruma ve Kontrol Dairesi ile İklim Değişikliği ve Sıfır Atık Dairesi aracılığıyla, çevre ve doğa üzerine önemli çalışmalar yaptıklarını da kaydeden Evrim, “Çevre koruma ve izleme çalışmaları ile doğamızı korumak için, sivil toplum örgütlerine destek veriyoruz. Mersin’in çok kıymetli bir coğrafyası var. Hayvanlarımız eksilmesin, artsın. Başkanımız Vahap Seçer de bu konulara çok önem veriyor...” diye konuştu.
Tuğcu: “İnsanların üzerinde etkin bir farkındalık oluşturmaktan dolayı çok mutluyuz...”
Etkinliğin, ekolojik dengenin önemine dikkat çekmek amacıyla önemli bir farkındalık oluşturduğunu ifade eden Kent Konseyi Başkanı Ayferi Tuğcu, “Ekolojik dengede ve biyoçeşitlilikte doğanın büyüğü, küçüğü yoktur. Her birinin ayrı bir önemi ve kıymeti vardır. Bu etkinlik oldukça anlamlı, önemli bir farkındalık oluşturuyor. Bu kadar kıymetli ve değerli bir organizasyonla; binlerce yıldır devam eden sistemin içerisinde bu ritüeli uygulamak, bununla ilgili insanların üzerinde etkin bir farkındalık ve doğaya dönük bir barış oluşturmaktan dolayı çok mutluyuz...” ifadelerini kullandı.
Can: “Bunu bir kültür olarak Mersin’e kazandırmak istiyoruz...”
Çevre Mühendisleri Odası Mersin Şubesi Başkanı Sinan Can, temel amaçlarının çevre sorunlarına ve biyoçeşitliliğe farkındalık oluşturmak olduğuna dikkat çekerek, “Bunu bir kültür olarak Mersin’e kazandırmak istiyoruz. Son zamanlarda iklim değişikliği ve buna bağlı olarak çevre sorunları artmakta. Çevre sorunları arttıkça da bu kuşlara, bu türlere karşı olan hassasiyet de artmaktadır. Biz bu canlıları korumak istiyoruz. Mersin de bunun farkında ve bu farkındalığı geliştirerek genişletmeye çalışıyoruz...” diye konuştu.
Çetin: “Mersin, büyük göç yolunun tam merkezinde...”
Doğa Derneği Mersin Bölge Sorumlusu Turan Çetin, 12 bin kilometrelik büyük göçün tam merkezinde Mersin’in olduğunu belirterek, “Bulunduğumuz alan, uzun göç yolculuğu esnasında başta leylek, küçük akbaba, orman kartalı, atmaca, şahin, turna gibi kuşların dinlenme noktası. Kuşların beslenebileceği, birkaç gün dinlenebileceği ve dalga dalga geldiği önemli coğrafya alanlarından bir tanesidir...” dedi.
Mersin Büyükşehir Belediyesi ve diğer kurumların desteğiyle etkinliğin büyüdüğünü ifade eden Çetin, “Büyükşehir Belediyesi sadece insanların değil, burada yaşayan canlı ve cansız tüm varlıkların tamamı için görev yapıyor. Mersin Büyükşehir Belediyesi, Mersin Çevre Odası, Mersin Kent Konseyi ve Doğa Derneği işbirliği içerisinde, biz de kuşların göç yolunu araştırıyoruz” ifadelerine yer verdi. Leyleklerin göç ederken yaşadığı problemlerden olan elektrik direkleriyle ilgili de çalışmalar yaptıklarını ve 216 direğin izolasyonunu sağladıklarını kaydeden Çetin, “Tabii ki bu yetmeyecek. Mersin’deki tüm göç yollarında bulunan ve tehlike arz eden elektrik direklerinin izolasyonunu hayal ediyoruz ve amacımız buna hizmet etmek...” dedi.
Duman: “Bugün yaşadığımız deneyim gerçekten çok değerliydi...”
Etkinliğe katılarak dürbünlerle göç eden kuşları izleyen Doğa Derneği gönüllüsü Ömer Duman, “Bugün burada göçmen kuşların göçüne, yani çok önemli bir olaya şahit oluyoruz. Yılda iki defa gerçekleşen bir olay bu. Geçtiğimiz yıllarda bu direklerin altında göçmen kuşların ölülerini görürken, yapılan çalışmalar sayesinde bugün burada ölü leylek görmemek ve onların sağlıklı bir biçimde göç edebildiğini ve üreyebildiğini görmek hepimizi çok mutlu etti. Bugün yaşadığımız deneyim gerçekten çok değerli, çok güzeldi...” diye konuştu.