Kış, “Söz konusu kanun teklifi esas yapılması beklenen düzenlemelerden uzaktır. Hayat pahalılığını ortadan kaldıracak sorunları çözmemektedir. Fahiş fiyatlara karşı daha önce uygulanan cezacı anlayışın enflasyonu kontrol altına almaya yaramadığı deneyimlenmiştir. Kapsamlı düzenlemeler getirilmeden sadece cezaların artırılmasıyla bir yere varılamamaktadır. Gıda enflasyonunun arkasında; tarım ve ticarette yanlış kararlar, yanlış faiz ve ithalat politikası, hatalı teşvikler ve eksik desteklemeler vardır. Çiftçiyi üretimden, nakliyeciyi taşımaktan, esnafı bir sattığını bir daha yerine koymaktan uzaklaştıran bir sistem söz konusudur. İşte Fahiş fiyatın sebebi de, bu piyasa düzensizliğini yaratan AKP politikalarının ta kendisidir. Üretime ve sofraya yansıyacak, önce çiftçiyi, yatırımcı ve üreticiyi kalkındıracak, hak ettikleri desteklemeleri zamanında ödeyecek bir düzenlemeye ihtiyaç vardır...”
-ENFLASYONU CEZALARI ARTIRARAK DURDURAMAZSINIZ...
CHP Mersin Milletvekili Gülcan Kış, AKP hükümetinin gıda fiyatlarında artışa neden olan enflasyonu durdurmak yerine cezaları artırmak gibi geçici önlemler aldığını söyledi. Kış, “Gıda enflasyonunun arkasında tarım ve ticarette yanlış kararlar, eksik desteklemeler vardır. Çiftçiyi üretimden, nakliyeciyi taşımaktan, esnafı bir sattığını bir daha yerine koymaktan uzaklaştıran bir sistem söz konusudur” dedi. Hazine ve Maliye Bakanlığının açıkladığı tasarruf tedbirlerini de değerlendiren Gülcan Kış, “Krizin faturasını vatandaşa kesiyorlar...” ifadelerini kullandı.
TBMM Genel Kurulunda görüşülen Ticaret Kanununda değişiklik yapılmasını öngören tasarı hakkında söz alan Gülcan Kış’ın gündeminde hayat pahalılığı, enflasyon, gıda fiyatları ve hükümetin krizin faturasını dar gelirli vatandaşa kestiği sözde tasarruf paketi vardı.
“22 yıllık saltanatın, şatafatın, israfın adresi AKP hükümeti, iflasın eşiğine getirdiği ülkemiz için sözde bir tasarruf paketi açıkladı...” diyen Gülcan Kış, “Bu da malumun ilamıdır. Tasarruf Tedbiri kararı 22 yıllık israfın da itirafıdır...” dedi.
“TASARRUF PAKETİ SARAYA DOKUNMUYOR...”
Tasarruf paketinde ekonomik krize, kötü gidişata bir çözüm yolu sunulmadığını belirten Gülcan Kış, “Günlerce reklamını yaptıkları bu sözde tasarruf paketinde yağmayı, talanı, rantı, önleyecek tek bir madde yer almıyor. Saray’a dokunmuyor, yanından bile geçmiyor. Memur sayısını azaltan, memur maaşlarını enflasyon altına düşüren, kamu çalışanlarını etkileyecek ve sosyal devlet uygulamalarında kesintiyi amaç edinen, kısacası devleti küçülten, krizin faturasını vatandaşa kesen, kamu yatırımlarını, alt yapı projelerindeki destek ve teşvikleri, belediye hizmetlerini kısan bolca başlıklar söz konusu. Oysaki daha doğru kalemlerde tasarrufa gitmek gerekirdi. Bahsi geçen önlemler hedefsiz, amaçsız bir tasarruf programını işaret ediyor. Yani görüntüde tasarruf tedbirleri. İktidar yetkilileri şunu şöyle bilsinler ki; israf yapmadığınız zaman tasarruf paketine de ihtiyaç duymazsınız...” ifadelerini kullandı.
“BU TEDBİRLER YOKSULLUĞA ÇARE OLMAZ...”
Ekonomik krizin derinleşmesiyle beraber fahiş fiyat artışı, fırsatçılık ve stokçulukun da arttığına değinen Gülcan Kış, “Görüştüğümüz bu kanun teklifi de kalıcı bir çözüme hizmet etmemektedir. Eşitsizlik, gelir adaletsizliği, yoksulluk bu ülkenin en temel sorunu haline getirilmiştir. Açlık sınırı 17 bin 725 TL’ye ve yoksulluk sınırı 57 bin 736 TL’ye yükselmiştir. Asgari ücret açlık sınırının altındadır. En düşük emekli aylığı 10 bin TL’dir. Rakamlar bu şekilde iken, yoksulluğu ortadan kaldıracak önlemler teğet geçilmektedir. Ne açıklanan tasarruf tedbirleri, ne de görüştüğümüz kanun teklifi halkın yoksulluğuna çare olamamaktadır...” şeklinde konuştu
“ÇİFTÇİYİ, ÜRETİCİYİ KALKINDIRACAK ÖNLEMLER ALINMALI...”
AKP iktidarının, yüksek enflasyonu ve ürüne erişim zorluklarını, ticari yaşamda, daha çok cezayla dindireceğini sandığını kaydeden Gülcan Kış, “Söz konusu kanun teklifi esas yapılması beklenen düzenlemelerden uzaktır. Hayat pahalılığını ortadan kaldıracak sorunları çözmemektedir. Fahiş fiyatlara karşı daha önce uygulanan cezacı anlayışın enflasyonu kontrol altına almaya yaramadığı deneyimlenmiştir. Kapsamlı düzenlemeler getirilmeden sadece cezaların artırılmasıyla bir yere varılamamaktadır. Gıda enflasyonunun arkasında; tarım ve ticarette yanlış kararlar, yanlış faiz ve ithalat politikası, hatalı teşvikler ve eksik desteklemeler vardır. Çiftçiyi üretimden, nakliyeciyi taşımaktan, esnafı bir sattığını bir daha yerine koymaktan uzaklaştıran bir sistem söz konusudur. İşte Fahiş fiyatın sebebi de, bu piyasa düzensizliğini yaratan AKP politikalarının ta kendisidir. Üretime ve sofraya yansıyacak, önce çiftçiyi, yatırımcı ve üreticiyi kalkındıracak, hak ettikleri desteklemeleri zamanında ödeyecek bir düzenlemeye ihtiyaç vardır...”görüşlerini dile getirderek düznelemelerin yanlışlığına dikkat çekti.
