SEÇER, “DEMOKRASİNİN KENTİ MERSİN’DE SESİNİZİ DUYURUN, HAKKINIZI ARAYIN...”

“MERSİN’DE UYGULANAN SOSYAL POLİTİKALAR TÜRKİYE YÖNETİMİNE DE HAKİM OLACAK...”

“HAYAT PAHALI, BÜTÜN YÜK ÜCRETLİ ÇALIŞANIN ÜZERİNDE...”

“EMEKÇİ İNSANLARIN DURUMUNU GÖRMEMEK İÇİN KALPLERİMİZİN MÜHÜRLÜ OLMASI GEREK...”

“TÜRKİYE’DE AKLINIZA GELECEK HER ALANDA SORUN VAR...”

ÇERKEZOĞLU: “ÇOK DAHA GÜZEL İŞLERE İMZA ATACAĞINIZDAN EMİNİZ...”

Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu, DİSK Çukurova Bölge Temsilcisi ve Genel İş Mersin Şube Başkanı Kemal Göksoy ve Yönetim Kurulu Üyeleri Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer’i ziyaret etti.

DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu ve beraberindeki temsilciler, “Artık Yeter! Geçinemiyoruz” sloganıyla gerçekleştirecekleri “Gelirde, Vergide, Ülkede Adalet İstiyoruz” başlıklı, “DİSK Çukurova Bölgesi Büyük İşçi Buluşması” öncesinde Başkan Seçer’i ziyaret etti.

Ziyarette; Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer, DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu, DİSK Genel Başkan Yardımcısı ve Genel-İş Sendikası Başkanı Remzi Çalışkan, DİSK Genel Sekreteri ve Dev Maden-Sen Genel Başkanı Tayfun Görgün, DİSK Çukurova Bölge Temsilcisi ve Genel İş Mersin Şube Başkanı Kemal Göksoy ve DİSK Yönetim Kurulu Üyeleri ile MESKİ Personel A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Ozan Varal ve Adana Barosu Başkanı Semih Gökayaz yer aldı.

Çukurova bölgesinde gerçekleştirilecek bir bölge mitingi olma özelliği taşıyan Büyük İşçi Buluşması, aynı zamanda DİSK’in ‘Gelirde, Vergide, Ülkede Adalet İstiyoruz’ talebiyle düzenlediği ilk bölge mitingi olma özelliği taşıyor.

“Mersin; üreten, çalışan bir emekçi kenti”

Mersin’de yapılacak olan mitingden dolayı çok mutlu olduğunu kaydeden Başkan Seçer, “Mersin; üreten, çalışan bir emekçi kenti, çok dinamik bir kent. Umut ediyorum burada sesinizi duymayanlara duyurursunuz” sözlerine yer verdi.

Büyükşehir Belediyesi’nin kentin en büyük işvereni konumunda olduğunu belirten Seçer, mesai arkadaşlarının DİSK’e bağlı sendikaya da üye olduğunu söyleyerek “Genel-İş ile sürekli görüşüyoruz. ‘Belediyemizdeki düzeni, başta iş barışını, mesai arkadaşlarımızın haklarını, hukuklarını, adaleti nasıl sağlayabiliriz?’ diye, sürekli iyi ilişkiler içerisindeyiz” diye konuştu.

Hayatın pahalı ve ücretlerin ise düşük olduğunun altını çizen Seçer, “Türkiye vergi topluyor, Türkiye cari harcamaların yüzde 85’ini vergi gelirlerinden sağlıyor ama bunun önemli bir kısmını da ücretlilerden topluyor. Burada da bir adaletsizlik söz konusu. Doğal olarak da sabit ücretle çalışan emekçi insanlar gerçekten yaşamlarını idame ettirmekte zorlanıyor. Bunu görmemek için herhalde kalbinizin mühürlü olması gerekiyor” diyerek, adaletin sağlanması için çıktıkları bu yolda DİSK’i desteklediklerini söyledi.

“Demokrasinin kenti Mersin’de sesinizi duyurun, hakkınızı arayın”

DİSK’in güzel bir miting yapacağını söyleyen Seçer, “Burada demokrasinin kenti Mersin’de sesinizi duyurun, hakkınızı arayın. Bundan doğal hiçbir şey olamaz. Bizim buradaki kazancımız insanların memnuniyeti, emeğimizden dolayı bize sevgi ve saygı duyması. Burası bir ticari işletme değil, ben tüccar değilim. Ben burada adaleti sağlamalıyım, sizin de söylediğiniz gibi toplumun yararını düşüneceğim ama bir taraftan da emek edenin hakkını vermek zorundayım” ifadelerine yer verdi.

Memnuniyeti en yüksek belediyeler arasında olduklarını ve yurttaşın da son seçimlerde bunu gösterdiğini hatırlatan Seçer, “Öncelikle Mersin halkına teşekkür ediyorum ama işte o memnuniyeti yaratan asıl çalışma arkadaşlarımıza çok teşekkür ediyorum. Nihayetinde bu memnuniyet; yapılan hizmetlerin kalitesinde, onlara dokunmasında, insanların belediye çalışanlarıyla yüz yüze geldiği zaman onların vatandaşa ilgisinden, sevgisinden kaynaklı bir memnuniyet. O da bizi ziyadesiyle memnun ediyor” şeklinde konuştu.

Büyükşehir’in yakın zamanda mesai arkadaşları için toplu iş sözleşmesi yapacağını belirten Seçer, “Mevcut koşullar altında her iki taraf içinde en uygununu yapmaya gayret ediyoruz. Biz bazı ilkleri de yaptık toplu sözleşmelerimizde. 45 saatlik haftalık çalışma süresini 40’a indirdik. Diğer taraftan da biz kadınlara pozitif ayrımcılık yapıyoruz. Göreve geldiğimiz 2019’dan bugüne kadar yaklaşık olarak kadın çalışan oranımız yüzde 18’di, şimdi bu rakam yüzde 25’lere çıktı. Bu oran daha da artsın. En sade çalışanımızdan en yetkili çalışanımıza kadar kadınlarda adaleti sağlamaya gayret ediyoruz. Umut ediyorum daha çok kadının çalıştığı bir belediye haline gelebiliriz” dedi.

“Daha demokratik, daha çağdaş bir Türkiye diliyorum”

Yaşam koşullarının zorluğundan dolayı toplumun tüm kesimlerinden seslerin yükselmeye başladığına dikkat çeken Seçer, “Umut ediyorum önümüzdeki günler bütün sınıflar için; işçi, çiftçi, emekli; çünkü toplumun her yerinden çok yüksek ses çıkmaya başladı; daha iyi bir Türkiye yaratırız. Bu da bizim hep beraber çalışmamızla olacak. Umut ediyorum daha demokratik, daha çağdaş, refah düzeyi daha yüksek, çocuklarımızın yarınlara daha güvenle bakacağı bir Türkiye diliyorum” dedi.

“Yerel yönetimlerde ortaya koyduğumuz anlayışı tüm Türkiye’ye şamil kılacağız”

Gazetecilerin, ülkedeki en büyük sorunların başında ekonomi, adalet ve güven problemi olduğu ve CHP’nin bu konuda halka ve işçilere somut olarak ne gibi vaatleri olduğu yönündeki sorusu üzerine Başkan Seçer, “Son beş yıldır Mersin’de her anlamda sağlanan ve halkın yararına dönük uygulanan politikalar Türkiye yönetimine de hakim olacak. Ben şahsen Türkiye’nin en büyük yaşadığı sorun olarak adaleti görüyorum. Adaletin olmadığı yerde başka bir şey konuşmanın bir anlamı olmadığını düşünüyorum ve hakça paylaşım, çalışana ve emek edene hakkını vermek, toplumun tüm kesimlerini kucaklamak ve ayakları yere basan, hayal satmayan, sürdürülebilir bir ekonomik modelle bunu gerçekleştirmek gerekiyor. Türkiye’de sadece adalet ya da yargı sistemi tartışılmıyor. Baktığınız zaman tarım sektöründe, ücretli çalışanlarda, emeklilerde, sağlık sisteminde de sorunlar var. Türkiye’de aklınıza gelecek her alanda sorun var. Çünkü hiçbir alanda adalet olmayınca işte böyle bir tablo ortaya çıkıyor. Umut ediyorum ilk seçimde iktidar oluruz. 2019’dan bu yana söylediğim gibi yerel yönetimlerin ortaya koyduğu yönetim anlayışını tüm Türkiye’ye şamil kılarız diye düşünüyorum” diye konuştu.

Çerkezoğlu: “Çok daha güzel işlere imza atacağınızdan eminiz”

DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu ise demokrasinin bir mücadele olduğunu ve bu mücadelede Mersin’in her yönden önemli bir kent olduğunu belirterek, “Belediyelerdeki örgütlenmeyi biz bu demokrasi mücadelesinde bir yol arkadaşlığı, yoldaşlık olarak görüyoruz. Sizin de Mersin’de ikinci döneminizde ayrıca başarılar diliyoruz. Çok daha güzel işlere imza atacağınızdan eminiz. Zaten seçimdeki tabloda bunu bir kez daha göstermiş oldu” dedi.

“Mersin’den bütün Türkiye’ye güzel bir mesaj vereceğiz”

Mersin’i çok önemsediklerini ve büyük mitingin başlangıç noktası olarak seçtiklerini sözlerine ekleyen Çerkezoğlu, “Biz ilk büyük buluşmayı, büyük mitingi yaparken bütün bunları değerlendirerek Mersin’i seçtik. Arkadaşlarımızın önerisiyle ilk büyük adımı burada atalım dedik. Ben inanıyorum ki Mersin’den bütün Türkiye’ye güzel bir mesaj vereceğiz ve bu sesi birlikte büyüteceğiz. Çünkü gerçekten Türkiye zor bir süreçten geçiyor. Çalışanlar açısından yaşam koşulları giderek ağırlaşıyor. Örneğin vergi meselesi. Bütün vergi yükü, işçinin, emekçinin, halkın üzerinde” diye konuştu.

“AKP iktidarı herkesi yoksullukta eşitleyen bir politika izliyor”

Hükümet’in enflasyonla mücadele konusunda teşhisi yanlış koyduğu için tedavisini de yanlış yaptığı eleştirinde bulunan Çerkezoğlu, “Ücretlerin artışının enflasyonun nedeni olduğunu iddia ediyorlar. Oysa ücret artışları enflasyonun artışında çok küçük bir etkendir. Türkiye’de asıl olarak enflasyonu artıran şey en başta üretimin olmamasıdır ve aynı zamanda yüksek dolar kurları ve aşırı karlardır. Dolayısıyla teşhisiniz yanlış olursa, tedaviniz de yanlış olur. Örneğin asgari ücreti yıl ortasında revize etmediler, ücretleri artırmadılar ama enflasyon yine düşmedi. Dolayısıyla yapılması gereken enflasyonla gerçek bir mücadele, gerçek politikalar; başta üretime dayalı, kalıcı, güvenceli istihdam yaratacak bir ekonomik model ve bu aşırı karlara dur diyecek bir ekonomik politikaya ihtiyaç var. AKP iktidarı herkesi yoksullukta eşitleyen bir politika izliyor. İstiyorlar ki bütün işçiler asgari ücrette çalışsın, bütün emekliler asgari emekli aylığı ile yaşasın, bütün memurlar asgari şekilde yaşasın istiyorlar. Bu politikalardan vazgeçilmesi lazım. Oysa biz hepimiz çalışıyoruz, hepimiz üretiyoruz, ürettiğimizde değeri de hakça paylaşmak istiyoruz. Bunun mücadelesini veriyoruz” dedi.

Emek ve demokrasi mücadelesini bir bütün olarak gördüklerini ifade eden Çerkezoğlu, buluşmaya desteklerinden dolayı Başkan Seçer’e teşekkür ederek konuşmasını sonlandırdı.