Barış Eroğlu | YENİDEN DEĞERLEME | MERSİN MOZAİK
Barış Eroğlu

Barış Eroğlu

YENİDEN DEĞERLEME


Yeniden değerleme, üretici fiyatları genel endeksinde(ÜFE) bir yıllık artış oranına bağlı fiyat değişikliklerini fade eden ekonomik bir terimdir. Daha kısa bir tanımla, yeni yılda devlet tarafından yapılan zam oranıdır. Bu zam çalışanların maaşlarına değil tabi ki!

 

Bu zam vergilere, harçlara, cezalara, vb yapılan zammı ifade eder. 2025 yılında uygulamaya alınan yeniden değerleme oranı yaklaşık olarak %44 belirlenmiştir. Yani devlete olan ödemeler %44 oranında artmıştır. 

Peki gerçek enflasyon oranı yıllık bazda kaçtır? 

 

ENAG raporuna göre TÜFE’de yaşanan 12 aylık artış oranı %83,40 olarak belirlenmiştir. Bu durumda reel enflasyon ile açıklanan resmi enflasyon arasında çok büyük oranda fark görülmektedir. Bu durumun çalışanlara yansıması ise daha sorunludur. Asgari ücretlilere yapılan zam oranı %30, memurlara yapılan zam oranı %11,54, SGK ve BAĞ-KUR emeklilerinin aylıklarına yapılan zam oranı ise %15,75 olarak belirlenmiştir. İşçi, emekçi ve emekli aylıkları enflasyona yenik düşmüş ve alınan maaşlar ile alım gücü azalmıştır. Durum böyleyken birçok çalışan sendikal haklarını kullanarak maaş artışlarında görülen haksızlığa tepki göstermektedirler. Basın açıklamaları, iş bırakma eylemleri gibi etkinliklerle tepkilerini gösteren çalışanların karşılarında muhatap bulamaması da demokratik tepkilere karşı duyarsızlığı göstermektedir. Muhatap derken kastımızın hem yetkili sendikanın hem de hükümet yetkililerinin olduğunu belirtmemiz gerekmektedir. 

 

Üye sayısı bakımından en büyük olduğu için yetkilendirilen sendikanın maaş zammında yaşanan haksızlıklara sessiz kalması, çalışanlarda hayal kırıklığı yaratmaktadır.

Sendikacılığı siyasetle karıştıran sendika yöneticilerinden daha fazlasını beklemek ise hayalperestlikten öteye gidemeyecektir. Ayrıca öğretmen maaşları 40-60 bin TL aralığında yer alırken, ev kiraları 25-30 bin TL olmuşken yetkili sendika başkanının 500bin TL’ye varan aylıklar almasının ise izahı yoktur (Sözcü Gazetesi/ Sultan UÇAR, 2025). Açlık sınırının minimum 20bin TL, yoksulluk sınırının minimum 60 bin TL açıklandığı bir ortamda: Asgari ücretlinin 12 ay boyunca aylık 22104 TL ile, En düşük emekli aylığı ile geçinmek zorunda olanın yaklaşık 15 bin TL ile, Memurun %11,54 zam ile geçinmesi mümkün değildir.

 

Durum açıkça ortadayken hükümet yetkililerinin refah payı uygulaması ile emekçi ve emeklilere rahat bir nefes aldırması elzemdir.

 

Unutulmamalıdır ki, Mutlu çalışanlar daha üretkendir. Mutlu çalışanların işlerine bağlılık düzeyleri daha yüksektir. Refah oranı yüksek olan çalışanların ve ailelerinin kaygısı daha azdır. Mutlu çalışanlar mutlu toplumun anahtarıdır.



ARŞİV YAZILAR